The Dirty Dozen (Kirli On ikili)
Hakem odası gezen bir başkan ve sahadaki ayıplı 11 futbolcusu. Robert Aldrich’in 1967 yapımı filmi 2010’da tekrar çevrilecek olsa filmdeki 12 karanlık suçluyu en iyi kimlerin oynayacağına dair bir şüpheniz var mı?
Ya dünya fazla pislendi, ya benim gibi bu işlere kafayı fazla takan yazarlar pek bir temiz kaldık.
Düşünüyorum. “Emre niye üçkağıt yapıyorsun? Bak adam atıldı” diyen Beşiktaşlı futbolculara “Bana dirsek attı abi, yoksa ben neden kendimi öyle atayım?” diyen Emre Belözoğlu “Ya akşam evde görecekler ne yaptığımızı, sonra milli takımda orda burda, olmadı bundan sonraki ilk karşılaşmamızda yine bu adamların yüzüne bakacağız” demiyor mu?
Düşünüyorum. Korner bayrağı dibinde temassız pozisyonda yüzünü tutarak geriye parende atan Semih Şentürk “Bunun tekrarı var, yavaş gösterimi var” demiyor mu?
Düşünüyorum. Bobo’nun bileğine tabanla koşan Topuz, futbol hayatı bitecek olduğunda 25 yaşındaki eğitimsiz bir Brezilyalı çocuğun hayatının geri kalanında sadece sürüneceğini düşünüyor mu?
Ve düşünüyorum. Fenerbahçeli, duyarlı, ‘insan taraftar’, Türk’ü yağlayıp ballamak için İstiklal Marşı okuyor taklidi yapmanın yeteceğini düşünen, aklınca bütün Türkiye’yi milli hislerinden istifade edilerek prim yapılabilecek gerizekalılar yerine koyan bir antrenörün yönettiği, hayatı , kavgadan, dövüşten, tehditten mamul, yalancı pehlivan Emre’li; insan kasabı, yakışıksız, hilebaz insan Bilica’lı; kendisine gelmeden üç gün önce Beşiktaş forması öpmüş Topuz’lu; kalede meslek ahlakı dillere destan Volkan Demirel’li, defansta en az onun kadar meşhur Lugano’lu, Baroni’li; forvette sürüye uymuş Semih’li, sürüye uymuş Güiza’lı Fenerbahçe hakkında ne düşünüyor?
“E sizde de şunlar şunlar var, siz de bir keresinde şöyle şöyle yapmıştınız” mı diyor?
Ve yine düşünüyorum. Fenerbahçe yönetimi 12 yıldır kusursuz bir uygulayıcısı olduğu “Türk halkı balık hafızalıdır; üç gün ortadan kayboluruz, dördüncü gün zaten kimse hatırlamıyor olur” taktiğine devam mı edecek, yoksa delikanlı gibi, mertçe, erkek gibi, ortaya çıkıp “Futbolcumuz Fabio Bilica’nın, takımımıza avantaj sağlamaya yönelik, sportmenlik ve oyun kuralları dışı hareketini kınıyoruz.” diyecek mi?
Bu ligde temiz yok. Eyvallah. Ama kiri bu kadar şiar edinmek ve üç gün sonra sadece “Son şu kadar yılda, şu kadarıncı derbi galibiyetini almış yenilmez armada” olarak apoletlenecek olmak hak değildir. Bunlar o yüzden hep çıkar. Bunlar kimsenin yanına kar kalmaz. Kramponunla açtığın o çukura, gün gelir bütün camian sığar. Bütün günahlarıyla.
The Dirty Dozen’dan Archer Maggot’un dediği gibi: “It’s judgment day, sinners.”
* Mahşer Günü geldi günahkarlar…
Teoman Akben
eline yüreğine sağlık…
Hislere tercüman…nefretimsin fenerbahçe!
hürmetler hocam, aynen budur.
Ellerinize saglik , bu kumpanya futbol efendisi olarak gorup , bildigimiz Alex de Souza’yi dahi batagina cekmis . Yaziklar olsun !!