Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi grubunda Dinamo Kiev’le 1-1 berabere kalmasının ardından Hürriyet yazarı Uğur Meleke’nin kaleme aldığı yazı;

ARENA’daki maç öyle bir atmosferde başladı ki, top rakipteyken çıkan uğultudan ben rahatsız olup klavyeyi bırakıyordum adeta!
İlk 45 dakikada her şey harikaydı: Tolgay oyunu süper yönetti. Talisca-Aboubakar çift forveti verimliydiler. Sağ tarafta Beck-Tolgay-Quaresma-Talisca ile bir asimetri yakalandı ve çözüldü Dinamo.

İkinci devrede bambaşka bir tablo olmasının sebebi, Rebrov’un oyunu harika okuması: Dinamo’nun orta üçlüsü başlangıçta sağdan sola Garmash-Rybalka-Buyalkskiy şeklinde oynarken, sakatlık sonrası Korzun göbeğe, Rybalka sol içe geçti. Rybalka oradaki tabloyu Dinamo lehine çevirirken, Güneş’in devrede etkisiz Adriano’yu çıkarmak yerine bir de Quaresma’yla yerini değiştirmesi siyah-beyazlıların elini zayıflattı. Oyun Dinamo’ya geçti. Gol geliyorum diyordu zaten.

Maçlar 45 dakikada bitmiyor, Rebrov oyunu okurken Güneş’in izlemesi kaybı getirdi maalesef.

Beşiktaş’ın bu yıl kronik bir duran top savunması arızası olduğunu anlatmaya çalışıyorum sürekli. Galatasaray’ın Eren’le bulduğu golü ‘top direğe gitmese, kafaya çarpmasa’ gibi argümanlarla açıklamak, büyük resmi görmeyi engeller siyah-beyazlılar için. O golde Yasin kafayı vurduğu anda kareyi dondurun, sadece Yasin değil, Eren değil, Hakan, Chedjou, Tolga’nın her biri bomboş. Beşiktaş savunması tek bir Galatasaraylı’ya yakın değil, herkes kopmuş. Dün de benzer yenen bir gol: Çalışılmış bir frikik, dışa kavis alan bir top. Evet Fabri boşa çıkıyor, ama Tsygankov da bomboş! Beşiktaş duran toplarda ne alan savunabiliyor, ne adam. Enteresan gerçekten.

ZORLU ATMOSFER

Bu stat Luz gibi, Dragao gibi Avrupa’nın zor deplasmanlarından biri olmalı. Dinamo Kiev için zor bir atmosfer vardı yine.

UKRAYNA TÜRKİYE YARIŞI

UEFA ülkeler sıralamasında Ukrayna 8., Türkiye 10. Geceye başlarken aramızdaki fark 6.200 civarındaydı. Ama son 3 yılda bu fark 5.800’e, iki yılda 1.800’e iniyor. O yüzden bu sene 3 Türk’ün 3 Ukraynalı’yla eşleşmesi iki ülkenin gelecekteki pozisyonu açısından da kritik. Beşiktaş Dinamo’yu, Fenerbahçe Zorya’yı dördüncülüğe itip veda ettirebilirseler, bir Avrupa Ligi temsilcimizi bir ön eleme az oynatacak basamağı zorlayabiliriz.

TEKNİK DİREKTÖR KARNESİ

ŞENOL GÜNEŞ

İlk yarının kötüsü Adriano’yu devrede çıkarıp hemen Talisca’yı sola, Gökhan İnler’i merkeze monte etse belki de bu kadar top kaybı olmayacak, puan gitmeyecekti.

SERGİY REBROV

Beşiktaş’a göre kısıtlı olan kadrosunu çok verimli kullandı. İki oyuncu değişikliği de harika. 18’lik Tsygankov’u Avrupa futboluna hediye ediyor sessizce.