Beşiktaş Divan Kurulu üyelerinden ve eski başkan adaylarından Hürser Tekinoktay, bu sabah Aygün Özipek’in Radyospor’da hazırlayıp sunduğu ters köşe programına konuk oldu.
Beşiktaş gündemiyle ilgili bir çok dinleyicinin sorduğu sorulara cevap veren Tekinoktay özellikle Ahmet Nur Çebi’nin kendisi ile ilgili söylediklerine karşı verdiği cevaplar dikkat çekti. Yayın sonrası Beşiktaş Postası’nın sorduğu sorulara da cevap veren Hürser Tekinoktay’ın Ahmet Nur Çebi ile ilgili açıklamalarının tamamı.
NEDEN ADAY OLMADIK
Yayın sırasında Beşiktaşlı bazı dinleyiciler yayına telefon ile bağlanarak Hürser Tekinoktay’ın neden Beşiktaş Başkanlık seçimlerinde aday olmadığını sordular.
Tekinoktay: Biz hep oradaydık ama Beşiktaş kongresinin iradesini eline almış kişiler bize iki seçimde de oy vermediler. Vermezlerdi de. Netice de biz 4B Büyük beşiktaş kongre üyeliği projemiz ile o iradeyi gerçekten tek hesapları Beşiktaş olan Beşiktaşlılara teslim edecektik.
Özellikle son 4 yıl 5 yıl sürekli kombine kartı alıp tek dertleri Beşiktaş olan kişileri kongre üyesi yapıp kendi başkanlarını kendilerinin seçmesini isteyecektik. Sokaktaki irade ile Beşiktaş kongresinin iradesi aynı değil.
“Onlar masaların altına girip saklandıkları zaman biz oradaydık”
Bunun için ‘Fikret Orman emretsin ne isterse yaparım’ diyenlerin masaların altına girip saklandıkları zaman ben ve arkadaşlarım bunların karşısına çıkmaya cesaret edemedikleri Fikret Orman’ın karşısına çıktık.
İradenin Beşiktaşlıların elinde olduğu 13-14-15 numaralı sandıklarda fark attık. Ancak iradenin amacı dışında oluşturulup kullanıldığı son iki sandıkta fark yedik.
Ekim 2019’da da biz istifa eden Fikret Orman’ın bu kararının yanlış olduğunu söyledik. Netice de kendisi transferleri yaptı, hocayı aldı 2 ay sonra bunu yapamazsın dedik. Ama Fikret Orman giderse ben ve arkadaşlarım zaten Beşiktaş’ı yönetmeye hazır olduğumuzu sportif direktör olarak John Toshack ve Rasim Kara ile anlaştığımız bunun yanı sıra görevinin başında olan Abdullah Avcı’ya en iyi çalışma koşullarını vereceğimizi şayet kendisi bırakmak isterse bizim 15 Mayıs 2019’da açıkladığımız gibi Sergen Yalçın’ı takımın başına getireceğimizi, yurt dışında ve yurt içindeki proje takımları, Arfika’da kuracağımız futbol akademinin mali yatırımını ve oranın yetkililerini tayin ettiğimizi, bunun yanı sıra Türkiye içinde daha önce birlikte çalışmış olduğumuz scout ağının hazır olduğunu ayrıca Beşiktaş Spor Bilimleri Akademisi başta olmak üzere tüm proje ve ekipmanlarımızla bu çalışmalarımıza hazır olduğumuzu ve camiamızın endişe edeceği bir şey olmamasını söyleyerek biz buradayız, Beşiktaş’ı layık olduğu şekilde yönetiriz dedik. Ama masaların altında saklanan bu arkadaşlar, aldıkları talimat gereği başkan adaylığının yapılacağı son güne kadar otoparkta beklediler. ”
Bu seçim Beşiktaşspor ile Beşiktaş arasındaydı
“Netice de biz her zaman oradaydık ve bu seçimi Beşiktaşspor ile Beşiktaş arasında gördük. Son seçimde bize oy vermeyen 8017 kişi yine bize oy vermezdi. Ancak 25 Aralık 2021 tarihinde yapılacak mali kongrede bu zaman aşımcıları ve Matruşkaları ibra ederlerse ertesi gün yapılacak mali kongreye katılmayacağımı ve Beşiktaş menfaatleriyle ilgili iradenin kongrenin elinde olmayacağımı beyan ettim.”
“Netice de 26 Aralık 2021 Pazar günü insanların gözlerinin içine baka baka başta Fulya davası olmak üzere Beşiktaş’ın haklarının aranmadığı ve kendi döneminde yılların divan üyesi ve hukukçusu Ali Rıza Dizdar’a yapılanları ev onu salonda dışarı çıkartan ibra olmamış bordo mavi kravatlı divanı yöneten oturum başkanını görünce Beşiktaşın gerçek sahiplerinin arasında kalmayı tercih ederek bundan böyle sadece taraftarım dedim.
Aynı zamanda bunda 3 gün sonra 29 Aralık 2021 tarihinde ‘Mayıs ayında yapılacak olan BJK Başkanlık seçimleri girmeyeceği ve aday önergem için imza vereceğim Başkan adayım, Ali Rıza Dizdar’dır. Yeni yılın ilk günü imzamı kulübe göndereceğim. Hayırlı uğurlu olsun’ diyerek Ali Rıza Dizdar’ın hem 1 numaralı sandıkta en kıdemli üyelerden birisi olduğu; hem de bir çok taraftarın ve Beşiktaşlının haklarını mahkemelerde savunan ceza hukukçusu olduğunu; Beşiktaş kongresinde ve divanlarında muhaliflere saldırılar olduğu; artık işin boyutunun kulübün bir ceza hukukçusuna ve kıdem esasına göre temsiline ihtiyacı olduğunu beyan ettim. ”
“Beşiktaş tarafı seçime 3.000 tabanlamı yoksa 537 taban ile mi başlamalıydı ?”
“Ve bunun ile birlikte seçimlere 5 ay süre olduğunu; hazır kıtalara karşı tek bir liste ile girilirse seçimi Beşiktaş’ın kazanma ihtimalinin, Beşiktaşspor’un kazanma ihtimaline karşı daha fazla olduğunu bildirdim. Bu neden ile her zaman Beşiktaş gibi onur ve gurur duyulacak bir kulüpte görev almaktan kaçınmayarak sorumluluk almış olduğu bilinen Hasan Arat ile birlikte son seçimde 3.000 oy alan Serdal Adalı, Hüseyin Yücel gibi Beşiktaşlıların da isimlerini vererek tek liste çağrısı yaptım. Hiç birinden cevap gelmedi.
Oysa, sadece Serdal Adalı’ya 3 bin oy verenlere ilave olarak bu bahsettiğim birliktelik minimum 3 bin kişi daha ek oy sağlayabilirdi. Netice de ortada ki katılım bir önceki seçimde 8500/9000’lerdeydi burada en az yarısından fazlası mutlaka hedef alınmak zorundaydı.
Hürser Tekinoktay: “Yıldırım Demirören ile Ahmet Nur Çebi’nin koalisyonunda seçim kazanabilir misiniz”
Netice de bize son seçimde 8017 kişi oy vermedi. Bize oy veren 537 kişi vardı.
Bir seçim 3 bin taban ile mi kazanılır yoksa 537 oy taban ile mi kazanılır…”
Belki burada diyeceksiniz ki ilk seçimde size 1617 kişi oy verdi. Peki o 1617 üzerinden de gitsek bu rakam hazır kıtalara karşı taban olmazdı.
Biz ne kadar üstüne oy katsak en fazla 3000 oy alırdık ama onlar 4000 getirirdi hadi bilemediniz artı eksi 500’er oy yapsanız kafa kafaya gelirdik. Şans % 49 – 51 ) olurdu. Ama daha öncede defalarca ifade ettiğim gibi bu seçim çok hassas bir seçimdi. Riskin en aza indirilmesi gereken bir seçimdi . Aksi Beşiktaş’a zarar verirdi.
Tüm bunların yanı sıra Ahmet Nur Çebi Aralık ayında yapılan genel kurulda Yıldırım Demirören anlaştığını söylemedi mi? Söyledi…
Şu aşamada Yıldırım Demirören ile Ahmet Nur Çebi’nin koalisyon yaptığı yerde seçim kazanabilir misiniz ?
“Kongrededeki hazır kıtaların iradesi ile taraftarın Beşiktaş iradesi aynı değil.”
“Netice de sokaktaki hiç bir beklentisi olmayan taraftar ile kongrede farklı yapıların harekete geçirdiği hazır kıtaların iradesi aynı değildir.
Ancak şunu da ifade edeyim bir çok aday olmak isteyen kişi ve kişiler 2012’de beri kulübün kodlarını bozan itibarsızlaştırma, iftiranın bini bir para olduğu rant cazibesi haline gelmiş bir ortama girerler mi? Girmezler mi?
Üstelik hem kongrelerde, hem de divanlarda 75 yaşındaki üyelere saldırıların olduğu bir yere gelirler mi ?
Gelmezler.
Bunlar bir çok kişi ve kişiler tarafından bizzat dile getirilmiştir. Bunları sağ duyulu tüm Beşiktaşlı kongre üyeleri ve eski değerlerimize sahip çıkmış ve çıkmaya çalışanların hepsi biliyor.”
Başkanın son toplantısında ‘Bunlar Bırakmam Seni kampanyasında bağış bile yapmazlar’ dediğine de buradan cevap vereyim diyen Tekinoktay.
Hürser Tekinoktay’dan Ahmet Nur Çebi’ye “Ben ispat ederim ama sen ispat edebilir misin ?”
”Sayın Başkan ben bağış yaptığımı ispat ederim ama sen Beşiktaş’a “Bırakmam Seni” kampanyasından topladığınızı duyurduğunuz 150 milyon TL tutarındaki paraların dökümünü yapıp toplamda kaç para verdiğini ispat edebilir misin ? Açık ve net olarak soruyorum.”
Hani her zaman ‘ben Beşiktaş’a 110 milyon verdim, Ben Beşiktaş’a demir satmadım’ dediklerini kulübe fatura kesip kesmediğini sormuyorum bile.
Rıdvan Yılmaz ve Ersin Destanoğlu olayı: Sen hiç böyle bir vaka gördün mü?
Aygün Özipek’in NTV Spor muhabirinin “2020 yılında Beşiktaş, Rıdvan Yılmaz ve Ersin Destanoğlu ile yeni sözleşme imzaladı. Fakat sözleşmeler 2 yıl boyunca TFF’ye verilmedi. 6 ay sonra serbest kalacaklar.” haberine istinaden bu konuda ne düşünüyorsunuz sorusuna ise Hürser Tekinoktay şöyle cevap verdi:
“Sevgili Aygün kaç yıldır gazetecisin, Türkiye Spor Yazarları Derneğinde yöneticisin 2020 yılında beri iki kış transferi olmak üzere neredeyse 5 transfer dönemi geçmiş ve oyuncuların 5 yıllık yapılan sözleşmeleri federasyona gönderilmemiş, sen hiç böyle bir vaka gördün mü? Ama bu ilk değil Beşiktaş Futbol AŞ’nin sermayesi sayılan bu bonservisler yok pahasına hatta sıfır bedelle elden çıkartılıyor. Aynı Dorukhan örneğinde olduğu gibi. Madem Fenerbahçe Dorukhan’ı istiyordu, Fenerbahçe’den bir 250 Bin dolar da mı alamazdınız. Ali Koç’a Dorukhan’ı alma diyorsunuz ama Trabzonspor’a bedava gitmesine göz yumuyorsunuz.”
Övünç Özdem: 2020 yılında Beşiktaş, Rıdvan Yılmaz ve Ersin Destanoğlu ile yeni sözleşme imzaladı. Fakat sözleşmeler 2 yıl boyunca TFF'ye verilmedi. 6 ay sonra serbest kalacaklar. pic.twitter.com/yUSc9P5q0S
— Kartal Analiz (@kartalanalizcom) May 19, 2022
Token Olayı: 65 milyon dolara ihtiyacımız yokmuş peki PSG ne yapıyor ?
“Şimdi başkan ‘Beşiktaş taraftarı Token alacağım diye arabasını satsın, sonra o Token’in değeriyle taraftarın cebinde para kalmasın. Bizim böyle bir paraya ihtiyacımız yok. Taraftarıma zarar verecek hiçbir şeyin içinde olmam” diye 65 milyon dolarlık sponsorluk anlaşmasını yapmadığını söylüyor.”
“Bu kulüp veya BJK Futbol AŞ kendi kulübünüz, kendi şirketiniz olsa böyle mi yönetirsiniz…”
”Bir anlamda teklifi veren firmaların kasti olarak insanları zarara uğratacağını belirtiyor sanki, peki burada bir alavere-dalavere olacak ise zaten devlet var… Devletin rolünü niye üstleniyorsunuz?
Sen al 65 milyon dolarını ortada hileli bir durum var ise devlet gereğini yapar. Veya 3 yıldır doğru bir firma mı bulamadın da Beşiktaş kulübüne sürekli faiz ödetiyorsunuz. Bak PSG’de Token/Coin Sanal para sponsoru var Inter‘de de var. Şu ana dek, Avrupa’nın başlıca beş liginde 24 kulüp taraftar token uygulamasını başlattı. Bunlara sekiz Premier Lig ekibi de dahil. Dünyada özelikle pandemiden sonra böyle bir eğilim hacmi var. Bu hacim sadece futbol kulüpleri için 350 milyon doları aşmış. Neyi bekliyorsunuz? Evde oturan futbolculara maaş ödemek için bankalardan aldığınız faizi ödemek hoşunuza mı gidiyor?
Bu kulüp veya BJK Futbol AŞ kendi kulübünüz, kendi şirketiniz olsa böyle mi yönetirsiniz… Göreve ilk geldiğinizdeki ilk icraatiniz Beşiktaş’ın efsanesi Baba Hakkı’nın Süleyman abinin bize mirası olan Yusuf Tunaoğlu’nun kızına maaş ödememek için görev yaptığı işine son verdiniz.
Ama kendi transfer ettiğiniz N’skala dahil evde oturan futbolculara 100 milyonlarca maaş ödediniz. Bunlara Abdullah Avcı ve Ruiz gibi tazminat ödediğiniz, futbolcuları katmıyorum bile.
Ayrıca BJK Futbol AŞ hisselerinin % 49’nun sahibi olan taraftarın kaybettiği paradan tek kelime söz etmiyorsunuz.”
“Taraftarın suçu ne ? Ali Koç olayında bir özür dilemek yeterliydi “
Ali Koç için verdiği cevaba inanıyor musunuz diye gelen bir soruya ise Tekinoktay:
”Ahmet Nur Çebi: “Koç Ailesi de çok önemlidir benim için. Ağaçlı yolda 2 çocuğun yaptığını ya provokasyon ya da bir anlık hiddet olarak düşünüyorum. Umarım bir daha hata yapmazlar. Benim de çok heyecanlı olduğum bir Fenerbahçe maçıydı. Ayrıca taraftarı bu şekilde galeyana getirmekle ilgili cümleler kurdum.” demesi her zaman olduğu gibi kendisinde hiç kabahat yok tarzı bir söylemdir. Biz buna çok alıştık. Ama burada bile taraftar kabahatli, taraftar provokasyon yapmış lafları inanılır gibi değil. Sanki videoda konuşan taraftar. Oysa bir pardon demesi özür dilemesi yeterliydi. Netice de Koç ailesi bizim dostumuzdur.”
Basın toplantısında Troll politikası devam etti
“Bazıları benim iyi yönettiğimi düşünüp aday olmamış olabilirler. Sosyal medyada sabahtan akşama kadar yazarlar ama aday olmazlar. Buraya gelmeyenler, başkalarını başkan adayı göstermek için dilekçe veriyorlar. Daha tüzüğü bilmiyor.” diyerek kendisi hakkında Divan Üyesi Ali Rıza Dizdar’a dilekçe veriyorlar demesine ise;
Tekinoktay: “Bir kere kendisi tüzüğü bilmiyor herhalde herkesin bir başkan adayı önerisinde bulunması lazım, öneri olmadan aday mı olunur. Ama her zaman olduğu gibi bunları konuştuğunda 100 bin kişilere ulaşıyor. Neticede medya vasıtasıyla büyük kitlelere ulaşıp hakaret dahil bizlere her şeyi yapıp söylüyor. Bunların hangisinin ne olduğunu bilen biliyor. Ama bu sayı sadece %10’larda. Günümüzde algı hızı ve maliyeti ucuz olduğundan araştırma yapmadan inanan insanlar ‘trolleniyor. Kulüp siyaseti de böyle yapılıyor. Oysa burası bir spor kulübü.
Bunlar hoş olmayan işler.”
“Şu kreatif futbolcu neymiş ve futbolda nasıl oluyormuş bize bir anlatsanıza?”
”Ayrıca tüm basın toplantısında geçmiş dönemlerini aklamaya çalıştı. Takım önümüzdeki yıl 120 kuruluş yılını kutlayacak ama Rizespor’a transfer ettikleri oyuncu yüzünden önümüzdeki yıl Avrupa kupalarına katılamayacağız. Tek kelime yok. Birde üstüne genç oyunculardan takım kuracağız, bir iki tane de kreatif oyuncu alacağız diyor. Ee 4 transfer dönemi niye almadınız ? Alex’i 19 yaşında mı sandınız alırken? Şu kreatif futbolcu neymiş ve futbolda nasıl oluyormuş bize bir anlatsanıza?”
“Burası Beşiktaş kulübü siz de Altınordu kulübü başkanı değilsiniz. Beşiktaş’ın hedefi her zaman şampiyonluktur”
”Bakın burası Beşiktaş kulübü bırakın genci kreasyonu bu kulüp Altınordu kulübü değil siz de Altınordu kulübü başkanı değilsiniz. Beşiktaş her zaman şampiyonluğa oynar. Fikret Orman size şampiyonlar liginden çıkan bir yılda 150 milyon euro sadece Şampiyonlar liginden gelir elde eden bir takım bıraktı. Siz geçen yıl Şampiyonlar Liginden kaç para kulübe soktunuz? Bakın bu sene Avrupa’da bile yokuz.”
İlgili Konular
- Fulya Davası Nedir? Neler Yaşandı? İşte Detaylar
- Fulya Tahkim Skandalının Detayları!
- Ahmet Nur Çebi: “Oğuz Çarmıklı ve Fikret Orman Fulya’da tahkim kurulunu oluşturdu”
- Fikret Orman: Şan Ökten Tesislerini Kulübe yük olmadan yapalım. – 20 Kasım 2021
FULYA DAVASI MESUT YILMAZ YAŞAR AŞÇIOĞLU ENGİN BALTACI AHMET NUR ÇEBİ YILDIRIM DEMİRÖREN FİKRET ORMAN
İstanbul Havalimanı’nın yemek işi Sedat Peker’in gündeme getirdiği Engin Baltacı’ya verildi