Mahmutyazıcıoğlu: Bu kulüpte 10 milyon dolar hiç olmadı ki bir daireye verilsin.

Beşiktaş Yönetim Kurulu Üyesi Şafak Mahmutyazıcıoğlu, gündemdeki konulara ilişkin Vodafone Park’ta basın toplantısı düzenledi.

Mahmutyazıcıoğlu, kendisine yöneltilen suçlamaları yanıtladı. Basın toplantısından önce çıkanlar şöyle;

“Adını anmayacağım malum bir vatandaşın, gazeteci demek istemiyorum, bir iddiası üzerine buradayım. Kendisinin talep ettiği kanalda, saatte, istediği moderatörle yapacağımız bir program teklif ettim. Bunu da ilk önce Fatih Doğan aracılığı ile yaptım. Kulübe zarar verdiğimiz yönünde bir takım iddialar vardı. Bu iddialar yenilir yutulur cinsten değil. İkinci kez kamuoyu önünde hodri meydan dedim. Bu teklifime de cevap gelmedi. Beyefendi tatilde olduğunu söyledi, 3-5 gün sonra gelecekmiş. Toplantıyı tatil dönüşü yapalım dedim. Kumpas kuracakmışız, gelmezmiş. Biz nasıl kumpas kurabiliriz kendisine? Ben 1 yıldır linç ediliyorum. Beşiktaşlı olmayan bir adam tarafından Beşiktaş Kulübü, Fikret Orman linç ediliyor. Kimse de ‘amacın ne?’ diye sormuyor. Beşiktaş aşığı olmayan bir adam tarafından itibarsızlaştırılıyoruz. Bu pusu kültürüne artık ‘dur’ demek istiyorum.

Beni, Beşiktaş Kulübü’nü ve Başkan Fikret Orman’ı yıpratmak amacıyla birileri tarafından belli başlı haberler yaptırılıyor. Atilla Türker bana Mevlana’nın sözünü iletti ama Mevlana’nın sözü değildi. “Adama bakarım adam mı?” dedi. Ben adam değilim öyle mi? Ben de hakaretten tazminat davası açtım, suç duyurusunda bulundum. Bu sürecin bu kadar uzaması benim suçum. Ben onu gazeteci sandım ama öyle değilmiş. Dediği her lafa karşı cevap vermem gerekirdi, benim hatam. Buraya gelecekti, sorularını soracaktı.

Alışveriş merkezinde iki kızımla geziyordum. Atilla Türker olduğunu söyleyen biri aradı. Kulağına gelen iddiaları sordu. Ben de olayı açıkladım. Hatta WhatsApp üzerinden görüntüleri attım. Olayın aslı Nevzat Demir Tesisleri ile ilgili bir dava vardı. Ben de davayı alırım dedim ve aldım. Başkan Fikret Orman beni yönetim kuruluna alacağını söyledi. Verdiği parayı kabul etmedim. Ortağımla kazandığımızdan fazla masraf yapmıştık. Beşiktaş SPK’ya açık bir kurum. Sözleşmelerin hepsi legal. Gizli bir belge yok ortada. Var olan belgenin neyini izah edeyim?

Fulya’daki akaryakıt şirketinin sahibi de kongre üyesi. Sözde büyük Beşiktaşlı. Oranın da kirası 40 bin TL. Akaryakıttan, marketten aldıkları parayı söylemiyorum. Bunu yazabilir mi? 15 yıldır nasıl kira alınıyor diye sorabilir mi? Soramaz.

Atilla Türker, tatilden 5 gün sonra döneceğim demişti ama yarın canlı yayın yapacakmış. Yalan söylemeyi kendine düstur etmiş adamlarla konuşmayacağım.

Ben 3 milyon 200 bin dolar almışım. %32 komisyon alındığını görülmüş mü hiç? Bu kulüpte 10 milyon dolar hiç olmadı ki bir daireye verilsin.

İçinde bulunduğumuz zorluk aşikar. Bir sürü finansal çözüm arıyoruz. Daire alımı işini çok araştırdık. Futbolcularımız maaş yerine daire fikrini kabul etmedi. Kabul etselerdi bile biz sonrasında vazgeçtik. Bu işin sonunda hırsız çıkarız dedik. Vazgeçtik ama yine hırsız dediler. Keşke yapsaymışız. 10 milyondan 3.2 milyon komisyon alındığı nerede görülmüş? Daire alınırsa tapu olur. Benim adıma, Beşiktaş’a ya da yöneticileri adına, hatta üçüncü kuşağımıza kadar tapu var mı gidip bakılsın.

Beşiktaş’ın 15 milyon borcuna imzamı attım, hepimiz attık. Sonra Atilla Türker, Atalay Demirbaş yazı yazıyor. Neymiş Beşiktaş’ı götürüyormuşuz. İki tane meczup bir iftira attı diye bırakıp gidecek değilim. Bizde hata olur ama art niyet olmaz.

Aday olamayanlar menfaat karşılığı iş yaptırıyor, dedikoduları geldi. Parayı ihtiyacı olabilir. 30 metrekare dairesi varmış, yakında yardım kampanyası başlatacağız kendisi için.

50 tane sorusu varmış, Twitter’dan paylaşmayacak, buraya gelecek soracak. O, Beşiktaşlı falan değil, ona kimse itibar etmesin.

Benim 2 tane kızım var. Onlara okulda birileri, “Baban Beşiktaş’ı soymuş” diye sorar diye korkuyorum. O yüzden buraya çıktım. Sadece Beşiktaş sevdamız var, onun için çabalıyoruz. Bu zırvalarla uğraşmak istemiyoruz. Kimse arkamızdan atıp tutmasın artık.

Sözleşme aşamasına gelmiş transfer çok, para yok. Paralar dairelere gidiyor çünkü.”