Hürser Tekinoktay “Bunlar Ahmet Nur Çebi’nin klasik konuşmalarıdır. İsim vererek konuşsun.”

Beşiktaş Divan Kurulu üyelerinden ve önceki dönem başkan adaylarından Hürser Tekinoktay, Aygün Özipek’in Radyospor’da hazırlayıp sunduğu ters köşe programına konuk oldu.

Aygün Özipek: ‘Ahmet Nur Çebi‘nin sponsorluk anlaşması sonrası sosyal medyada ve bazı yayın organlarında kampanya yapıldığını ve bunun muhalefet tarafından yapıldığını ifade etti. Sosyal medya bunu yapanların birçoğu şu anki muhalefet olduğunu belirten kişiler tarafından maddiyat karşılığında yürütüldüğünü iyi biliyorum.’  Cümlesini söyledi.

“Takımın başarısız olması isteniyor, bunun için hocayı aşağı çekmek istiyorlar. Hocayla oyuncular arasında sorun varmış algısı yaratmaya çalışarak takımın başarısız olmasını planlayanlar var. Sosyal medyada muhalefet olduğunu iddia eden kişiler tarafından para karşılığı yapılıyor.’ bu konudaki görüşlerinizi merak ediyoruz.” sorusu üzerine cevap veren Hürser Tekinoktay “Bunlar Ahmet Nur Çebi’nin klasik konuşmalarıdır. İsim vererek konuşsun.” dedi.

Hürser Tekinoktay’ın Ahmet Nur Çebi’nin açıklamalarına istinaden kendisine sorulan sorulara verdiği açıklamaların tamamı.

Hürser Tekinoktay “Bunlar Ahmet Nur Çebi’nin klasik konuşmalarıdır. İsim vererek konuşsun.”

Kimmiş o benim haberim yok böyle bir açıklamadan. Peki kimmiş onlar… Bu tip açıklamalar çok çirkin. Kendi geleneklerine, karadeniz kültürüne yakışmayan bir açıklamalar. Çıksın isimlerini versin, belgelerini versin, bulgularını versin.

Beşiktaşta sürekli muhalefet diye karaladığı kişiler sonradan Beşiktaşlı olan kişiler değil. Sonradan Beşiktaşlı olan kişiler varsa her karaladı kişiler sonradan Beşiktaşlı olan kişiler değil. Sonradan Beşiktaşlı olan kişiler varsa, her hangi bir menfaat veya veya bir başka hesap karşılığında çıksın bunları açıklasın. Tarihiyle zamanı ile.

Ben Beşiktaş’ta son seçim dahil muhalefet olduğunu uzun zamandır görmüyorum. Ahmet Nur Çebi’ye kimse bir  muhalif yapmıyor. Ki yapılması gereken çok husus varken yapmıyor.  Hatta yapılması değil. Bakın çok net  konuşuyorum hatta yargılanması gereken mahkemeye taşınması gereken birçok husus varken yapmıyor.

Şimdi bunu Beşiktaş camiasını sürekli karalayan bir tarz içinde Ahmet Nur Çebi. Biliyorsunuz bir çekim oldu. Dolmabahçe’de Ali Koç’ta bir sözler sarfetti. Sonra Beşiktaşlıları suçladı. ‘Orada da bunu çeken çocuğa kızın’ dedi. Beşiktaşlı taraftarları Beşiktaşlılarla birbirine hedef gösterdi. Şimdi onun dışında Pjaniç’i aldı biliyorsunuz.

“Ahmet Nur Çebi: Pjaniç’i ve boşa giden paraları da taraftara ihale etti.”

‘Taraftar istedi onu. taraftar yüzünden aldım’ dedi… Bakın taraftar falan filan için hiç konuşmadı.  Pjaniç son gün geldi. Yaklaşık 4 ila 5 milyon Euro’luk vergileri dahil bir maliyeti oldu. Menajerleri aldığı komisyonları hariç.. Böyle bir para uçtu. Pjaniç hiç bir performans göstermedi. Zaten büyük kulüplerde böyle bir kiralık transfer politikası olmaz.

Başka kulüplerin boşta kalan oyuncularının maaşlarını ödemek üzerine bir transfer politikası mı olur.

Bu kiralık oyuncu transferi ancak zorunlu ve bazı özel hallerde yapılabilir.

Ama genel prensipleriniz para akışınız, işiniz bu istikamette olamaz . Pjaniç’i taraftar aldı diyerek maddi ve her türlü ihaleyi taraftara bırakmak olmaz. ‘Pjaniç’in taraftar aldı’ dediğin zaman kimsenin haberi yoktu. Son gün Ahmet Bulut getirdi onu.

Ahmet Nur Çebi’nin böyle bir alışkanlığı var sürekli üstü kapalı konuşuyor. Şimdi ben senden duydum bunu Çünkü bunu açıklaması lazım kimmiş bu muhalafet, ne yapmışlar, kim ne para vermiş.”

Aygün Özipek’in : Tekrar söyleyeyim. ‘Sosyal medyada muhalefet olduğunu iddia eden kişiler tarafından para karşılığı yapılıyor. Üç ay önce burada seçim yapıldı. Herkese buraya gelin aday olun dedim. Ne kadar çok kişi aday olursa Beşiktaş’ın marka değeri o kadar yukarı çıkar dedim. Seçime girmeyenler, takım başarısız olsun, başkan gitsin yerine biz gelelim derdindeler.

Yazılı ve görsel medyadaki eleştirileri anlamakta güçlük çekiyorum. Bir çoğunda aşağı çekme var. Hocayı değersizleştirmeye çalışan bir kısım medya var. Bu sezon Beşiktaş’ın en iyi takım olduğunu herkes biliyor. Bu takımı başarıdan uzaklaştırmanın yollardan biri takımı içeriden ve dışarıdan karıştırmak ama amaçlarına ulaşamayacaklar.’ diyerek muhalefetin organizasyonuyla bir komplo düzenlemeye tarzına getirmeye çalıştı cümleler içerisinde.” demesi üzerine

Hürser Tekinoktay sözlerine devam ederek;  Bakın tekrar söylüyorum çok çirkin. Ne Beşiktaşlılığa yakışır bu tip üstü kapalı konuşmak. Ne de mensubu olduğu hatta temsil ettiği Karadeniz’in eşrafına. Karadeniz insanları mertir dürüsttür.

‘Önce Fulya’yı konuşana hain dedi. Sonra 6 milyon doları alınca teşekkür etti.”

Bakın hatırlıyorsanız göreve geldiğinden Kısa bir süre sonra beyefendi çıktı bana. ‘Hain’  dedi… ‘Adam Fulya’dan bahsetiyor’ dedi. Sonra da 2 yıl sonra 26 Aralık 2021 tarihinde mali genel kurulda teşekkür etti. ‘Fulya Davasından ötürü 6 milyon dolar daha Beşiktaş’ın kasasına para soktuk’ diye….

Hani Sözde Yıldırım Demirören’in Beşiktaş’tan alacağı var diye bir hükümsüz senetleri vardı ya…  100 milyonluk TL’lik.. Yaklaşık, Fikret Orman zamanında  3 kez ödeme teşebbüsünde bulundular. Kendisinin de ikinci başkanı olduğu 6.5 yıllık süre içinde 3 kez o sözde borcu ödeyeceklerdi.  Açıklama yaptılar biz bu parayı ödeyeceğiz diye…

3 kez noterden ihtarname çektim… Fulya Davası var oradaki hesaplar görülmedi. Öderseniz.  Siz ödersiniz diye…

Ama iki buçuk yıl sonra 2021 Aralık ayında bize teşekkür etti. ‘6 milyon Dolardan Yıldırım Demirören bu Fulya Davası sayesinde vazgeçti’ dedi…

Şimdi bir dediğiyle bir değinin tutması lazım. İnsanları sürekli hedef gösteriyorsun. Sonrada onlara teşekkür ediyorsun.

Bu bunun gibi böyle bir tarzı var.. Bunlar hoş şeyler değil. Kocaman Beşiktaş camiasının Başkanı olduğunu hissetmesi lazım.

Bakın Ahmet Nur Çebi’den önce bir türlü Başkan geldi bir sürü Başkan gitti.. Hiç böyle bir dönemleri.görmedik. Zaten kendisinin ikinci Başkan olduğu zaman Fikret Orman ile yaşadığı husumet ve Fikret Orman’ın deyişiyle ‘pusu kültürü’ sonunda bugün mahkemelik durumlara geldiler..

Başkan ile ikinci başkan bir birleri ile kavgalılar. Bakın böyle bir figür başka bir kulüpte var mı? Bırakın Avrupa’yı, Türkiye’de var mı? Seçim zaman bir ara bir Aziz Yıldırım Ali Bey arasına bazı şeyler olmuştu. Kapandı bitti. Şimdi bir araya geldiler. Galatasaray’a bakıyorsunuz aynı şekilde. Trabzonspor’da da bir vaka oldu. Başkan bir borçtan sorumlu tutuldu. Sonra yeni gelen yönetim onu mahkemeye verdi anlaştılar adam alacaklarımı almayacağım dedi. O kadar paranın tazminatından  ben sorumluyum dedi. Konu bitti.

Beşiktaş’ta seçim bitti Ahmet Nur Çebi’nin hedef gösterme ve gündemi saptırma huyu bitmedi. Ayrıca son seçimde zaten kendisinin istediği bir ortamı yarattılar. Başkan adayı çıkmadı diyor. Çıkarttınız işte son seçimde başkan adayını desteklediniz …  Seçimden sonra Show yaptınız. El ele tutuştunuz, el kaldırdınız. Sarıldığınız birbirinize.. Şimdi Başkan adayı çıkmadı diyorsunuz…. Şimdi kimi suçluyorsunuz… O zaman son seçimde size muhalefet olan kişiyle hani sarmaş dolaş olduğunu kişiyi mi suçluyorsunuz. Böye şeyler olmaz.” dedi.

Aygün Özipek’in: Valerien İsmail üzerinden de çok fazla tartışmalar yapılıyor hocam. Neler söylersiniz yani kazandığı zaman kalsın. En ufak şeyde gitsin tarzı şey var Sayın Ahmet Nur Çebi şey dedi. Yani biz dedi hocamızın arkasındayız. Hocayı göndermeye çalışanlar buna pek rağbet göstermesin dedi.”

Hürser Tekinoktay’ın Valerien ismail ile ilgili açıklamaları ise şöyle oldu:

“Bu yine alışık olduğumuz yine aynı tarz konuşmalar.  Göndermek istediğini veya ki gündemin istediği gibi oluşmasına uygun ortam konuşmaları bunlar.

Zaten göndermek zorunda kalırsanız, önce sizin gitmeniz lazım. İki kupalı şampiyonluk almış olan genç, kendi içinden yetişmiş bir teknik direktör yaratmışken, Sergen Yalçın’dan bahsediyorum. Biz bunu  sudan sebeplerle özellikte futbol sahalarının dışında yalnız bırakılarak, çaresiz bırakılmasıyla birlikte, çocuğun iki kupa aldıktan sonra aynı senaryonun devam etmesiyle ve arkasında bir tane yöneticinin çıkıp arkasında kenetlenememesinden dolayı bir hüsran oldu. Bunun olmamsı lazımdı. 12/13 kişi ile şampiyon olmuş ve müthiş bir başarı göstermiş hocanızını heba etmemeniz lazımdı.

O gitti arkadan Portekiz’de Pinherio diye birinin peşinden koştular. Sonra arkadan deneyimsiz genç birini getirdiler. Önder Karaveli’yi…Deneyimsiz  bir hocaya takımı teslim ettiler aynı sloganlar vardı. Arkasındayız gibi. Şenol Güneş tartışmaları varken Önder hocanın süreci 1-2 maç kazanınca uzadı. Uzadıktan sonra hocanın deneyimsiz ve  o platformda bir performans gösterebileceğini göremeyince yönetim, zamanı kullandı.

Zaten başarıda da başarısızlıkta da zaman ne kadar uzarsa, lehlerine çalışıyor bu zaman. Özellikle zaman ne kadar uzarsa geriye dönük hesapların görülmesi ile ilgili zaman kazanıyorlar. Dolayısıyla Önder hoca ile gitmeyeceğini anlayınca bu sefer çok iyi üçlü savunma oynatıyor diye Valerien İsmail’e gittiler. Önder hocaya da bizim çok büyük projemiz gelişim antrenörü olarak alt yapı üst yapı birleştirecek mimar dediler. Önder hocada 3 ay sonra Adanaspor’a gitti.”

Hürser Tekinoktay : “Valerien İsmail’i hedef göstermeyin”

“Valerien İsmail’i getirdikleri zaman zaten hocanın kariyeri büyük takımda büyük kariyere ve deneyime sahip olan bir CV’si yoktu. Şimdi böyle bir hoca getiriyorsanız o zaman ileriye dönük bir yatırım ve orta vadeli bir plan yapacaksınız. Onu da yetiştireceksiniz. Takımı da ona vereceksiniz. O da hem takımı yükseltecek hem de deneyimini arttıracak. Şimdi bu hocadan gelipte üst düzeyde deneyim sahibi olan müthiş hoca dokunuşları olan bir performansı kısa vadede  bekleyemezsiniz. Haksızlık olur zaten…

Dolayısıyla siz Valerien İsmail’i getiriyorsanız orta vadeli bir proje yapıyorsunuz demektir. Genç, hırslı, başarıya hazır, çalışkan bir hoca getiriyorsununuz. Tabi bunlar teknik direktörlük için yetmiyor. Özelikle kısa vadede sonuç almak için. Çünkü teknik direktörlük tecrübe, olgunluk, doğru karar verme ve özelikle kati surette deneyim gerektiriyor. Bunu büyük takımlar için söylüyorum. Şimdi siz böyle birini getirdiyseniz şimdi hiç arkasındayım, yanındayım vs gibi sözler söylememeniz lazım. Gerek yok. Üstelik bunları dediğiniz zaman, aksine suçladığınız muhalefet yerine sosyal medyada ve basında siz güçlüsünüz, o zaman bunun sürekli bunu gündeme getiriyorsanız hocayı hedef gösteriyorsunuz demektir. Ve bunun kaynağı da siz olursunuz.

‘Ben hocamızın arkasındayım’ senin bunu demene gerek yokki. Kontratı sen yaptın zaten..

Bende bana göre Valerien İsmail’in gelmemesi gerekiyordu. Bunun çok net söyleyeyim. Beşiktaş’a Şampiyonlar ligi deneyimi sahibi büyük bir hocanın gelmesi gerekiyordu. Elinde geniş bir ouncu kadrosu olan ve işine kimsenin karışamayacağı bir hocanın gelmesi gerekiyordu.

Şimdi bakın geçen yılda böyleydi, şimdi de böyle Beşiktaş’ın kadroları bir hafta önce, 3 gün önce ortaya çıkıyor. Kadrolar ortada dolaşıyor. Bu hani Gordon Milne’nin takımı gibi bir takımda değil. Sürekli kazanan ve kimin nerde oynadığını haNİ 4-4-2 oynuyor, işte sağ bek bu işte Metin Ali Feyyaz bu gibi bilindiği bir takımda değil.
O takım değil ki bu takım. Bu takım her hafta bir başkasının oynadığı bir takım. Bu takımın 3-5 gün önce 24 saat önce kadrosunu bilmek TOTO’da 13+ 1tutturmak gib bir şey.

Dolayısıyla Beşiktaş takımına Valerien İsmael’in gelmemesi lazımdı ama geldiyse kontratı bitene kadar ona en iyi imkanın verilmesi gerekiyor. Burası yaz boz tahtası değil. Burası koca Beşiktaş Kulübü… Getirdiğiniz adamı siz 6 ayda bir göndermekten bahsediyorsanız bu doğru bir şey değil, kötü bir şey.”

Hürser Tekinoktay: Şenol Güneş artık Türk Futboluna bir katkı veremez

Aygün Özipek’in buna sebep olan konunun Şenol Güneş ismi olduğunu söylemesi üzerine Tekinoktay;

“Şenol Güneş’in Beşiktaş’tan ayrılırken gösterdiği performansı gördük. O kadro Real Madrid’in Los Galacticos’u gibiydi. O kadro ile ligin dördüncü bitirdi Şenol Güneş. Hadi onu geçtik Avrupa Şampiyonasında 1-9-1 oynayanan rakip kaleye şu bile atamayan, İtalya liginde ki Şampiyon takıma 10 numara olarak giden ve yılın transferini yapan Hakan Çalhanoğlu’nu kulübede bırakan bir Şenol Güneş izledik. Şimdi öbür taraftan hani bahsi olan Valerien Ismail bakıyorsunuz ligde ikinci durumda… Hani Şenol Güneş Avrupa şampiyonu olupta mı geldi. Şenol Güneş miyadını tamamlamıştır Türkiye’de. Şenol Güneş bundan sonra bir takıma gelebilir ama futbola bir şey hiç bir katkı veremez. Bakın Türkiye’yi 3 kategori alta düşürmüş bir hocadan bahsediyoruz. Bakın Türkiye kimlerle oyunuyor kimleri yenemiyor artık. Faroe adalarını bile yenemiyoruz. Çok kötü durumdayız. ” diyen Hürser Tekinoktay hafta sonu  oynanacak Beşiktaş Trabzonspor maçında her ne kadar Trabzonspor’un moralli olsa da maçta Beşiktaş’ın kendi sahasında büyük ve güçlü bir 12. adam desteği olduğu ve bu avantajların maçın gidişatını değiştirebileceğini ve kazanmaya daha yakın taraf olduğunu belirtti.

Hürser Tekinoktay’ın Radyospor’a yaptığı açıklamalar;