Takım Yarım, Kale Yarım, İşlem Tamam
Orada hangi takımla oynayacağız belli değil, takımda pek adam kalmadı, ama bir üst turdayız.
Beşiktaş UEFA Kupası tarihinde attığı gollerin dörtte birini aynı seneye sığdırıp, son 32’ye kaldı. Elli yıl neyi yanlış yapmışız, ya da bunca yanlış içinde bu sene neyi doğru yaptık da 24 gollü bir Avrupa macerası yaşıyoruz, açıklaması kolay değil. İzlanda takımı, Finlandiya takımı tamam da, biz aynı Fin takımıyla daha önce de oynamıştık.
Yazmaktan dilimizde klavyemizde tüy bitti, ilk yarının sonu, yine defansta kendini bir yerlerde unutan biri ve kalede yüzde binlik bir pozisyon, neyse ki bu sefer auta giden bir top ve ilahlara şükür. Şu olabilir, Schuster diyordur ki “Arkadaşlar biz ofsayt taktiği falan uygulamıyoruz, sadece hat halinde önde defans yapan bir takımız, bunlar aynı şeyler değil. O yüzden biri geride kalsın ki top geriye düşerse o kişi koşsun yetişsin.” Bunu anlarım, ama o zaman o adamın topun düştüğü, ya da düşeceği, ya da düşme ihtimali olan bölgedeki kişi olması gerekmez mi be hocam, be takımım? Top Sofya’da yarı sahamızın sağ koridoruna atılmış, yarı sahamızın Varna tarafında, maraton tribünü dibinde bir adamımızın işi ne? “Bu adam bir şekilde koşacak yetişecek kişi işte” diyecek, o da değil. Çünkü adam taraftarı, takımı, kulübeyi hakemin üzerine salmak için topun aksi istikametine koşuyor, “Ofsayt!” demeye getiriyor, kimseye koşmakla, kimseyi yakalamakla işi yok. Ne yapacağız, madem Schuster’e laf anlatamıyoruz, 30 yaşına gelmiş adamlara ofsaydı mı öğreteceğiz?
Hakan yine girdi, takımı yine yaktı. Elinden kaçırdı, yanlış yer tuttu, boşa çıktı, tek devrede yapılabilecek ne Hakan’lık vardıysa yaptı. Güzel olan, zannediyorum artık Hakan da bu işin olmayacağını anladı. Umarım Cenk Bursa maçında kalede olur, yoksa Hakan’ı elin Bulgar’ı
on dakikada çözdü, Bursa iki yıldır bilir izler haliyle bizi duman eder. Ben karşı takımın teknik direktörü olsam ve kalede Hakan’ı görsem tek şey söylerim. “Maç öncesi konuştuğumuz her şeyi unutun. İçeriye, altıpas önüne bol bol yüksek yan top atın.”
Teoman Akben / Beşiktaş Postası
[adrotate group=”74″ banner=”79″]