Beşiktaş’ın başarısında aslan payı Mustafa Denizli’nin

Beşiktaş, geç form tutan bir takım. Geçtiğimiz sezonu çift kupayla kapatması da bunun bir göstergesi.

Geçtiğimiz sezonda da Beşiktaş sezona çok iyi başlayamadı ancak ilerleyen haftalarda Türk futbolunu çok iyi tanıyan Mustafa Denizli yönetiminde başarılı sonuçlar aldı ve Fenerbahçe ile Galatasaray’ı sollayarak çifte kupalı şampiyon oldu. Bunu göz ardı etmemek lazım.

Beşiktaş’ın teknik direktörünün deneyimli olmasının yanında futbolcu kadrosunun da inançlı olmasını ekleyebiliriz.

Galatasaray ve Fenerbahçe’ye oranla Beşiktaş’ın fazlalığı şurada; Bireysel performansların takım oyununa yansıtıldığını görüyoruz. Takım bütünlüğü görüyoruz. Total futbol tabir edilen toplu savunma, toplu hücum anlayışı görüyoruz.

Bunda Mustafa Denizli’nin futbol mantalitesi kadar saygın davranış biçimi, rakipleri rahatsız etmeyen tavırları, Beşiktaş’ı hedef takım haline getirmekten uzak tutan uygulamaları son derece önemli.

İlk 13 haftada bu kadar dalgalanma gösteren Beşiktaş camiasında tek başına mücadele veren Mustafa Denizli, 1 – Başkanı Yıldırım Demirören’in yeniden itibar kazanmasına, 2 – Rahatsızlık veren taraftar gruplarını yumuşatmaya, 3- Camianın önde gelen isimlerinin konsensüs arayışına neden olduğu gibi Türkiye genelinde en eski camia olan Beşiktaş’ın itibarının idamesini sağladı.

Aslan payı kesinlikle Mustafa Denizli’nindir.

Beşiktaş’ın artık şampiyonluğun üç ortağından birisi olduğu gerçeği kanıtlanmıştır. Kaldı ki ezeli rakiplerine göre şu anda fiziksel, zihinsel ve ruhsal açılardan da son derece avantajlıdır. Devre arasında yapılacak bir ya da iki dış transfer Beşiktaş’ı geçen sezon olduğu gibi yine çift kupa hedefine yöneltecektir.

Fenerbahçe’ye gelince, sezonun sonuna dek çizeceği grafik tamamen kurtarıcı konumda olan Alex’e bağlıdır. Bu oyuncunun tam sezonu forse edebileceğini düşünemiyorum. Çünkü futbol oyununda sarı ve kırmızı kart cezaları olduğu gibi sakatlıklar ve formsuz geçen günler de mevcut. Kaldı ki Fenerbahçe’nin mevcut kadrosu Beşiktaş gibi dengeli değil.

Galatasaray ise mevcut savunması ve zaaf içinde olan orta sahası ile ilk 13 haftada olduğu gibi ilerleyen müsabakalarda da her türlü sonucu alabilir. Galatasaray, farklı kazanabileceği gibi iç saha ya da deplasman farkı gözetmeksizin oynayacağı kritik maçlarını kaybedebilir. Esasen Beşiktaş’ın bugün geldiği başarı noktasında Mustafa Denizli’nin motivasyonu ile deplasmanda kazanılan Eskişehirspor ve Trabzonspor maçlarının önemi büyüktür.

Beşiktaş – Fenerbahçe maçının hakemi Fırat Aydınus, bugüne dek pek çok derbi müsabakasında görev aldı. Beşiktaş Fenerbahçe derbisinden önce bu önemli müsabakaya verilebilecek 3 hakemin arasındaydı. Maça atanması doğru bir tercih. Müsabakayı genel hatlarıyla başarılı bir şekilde yönetti. Beşiktaş ceza alanı içinde İbrahim Üzülmez’in Gökhan Gönül’e müdahalesi kendisinin takdir ve görüşüne girmiştir. Bu pozisyonda penaltı verilmesi kadar verilmemesini de hakemin takdir ve değerlendirmesi olarak kabul ediyorum. Aydınus, bugüne dek olduğu gibi bundan böyle de pek çok derbide görev yapabilecek özellikleri bünyesinde taşıyor.