Bu sefer Belediye esprisi çıkmadı
Basın da mutlu olmuştur, kalmamıştı artık yeni bir şey, büyük sıkıntı baş göstermişti, kurtaran Fernandes oldu.
Mustafa Denizli’nin hasta olduğu dönem, “Hocam sen hep böyle telefonla katıl maçlara, daha iyi olacak gibi” demiştim başarılı sonuçlar sonrası. Schuster yokken de farklı olmadı. Bu takıma hoca yaramıyor.
Takımın sahaya daha dengeli yayılması, rakip kadar bizi de şaşırttı açıkçası. İlk kez kalede pek bir şey görmeden bir maç tamamladık. Konu Hakan Arıkan olduğunda hayal gücümüz kuvvetli gerçi ama korktuğumuz hiçbir şeyi yaşamadan bitirmeyi başardık maçı. “Bobo’nun maç eksikliğinden kaynaklanan heyecanlı vuruşları olmasa”, “Hilbert kaleyi bulabilse” gibi detayları eklediğimizde çok daha farklı da olabilirdi.
Ernst, Fernandes, bu takıma çok lazım adamlar. Sorun ise belli: Kimi çıkaracaksın, nereden yer açacaksın? “Nereden açarsan aç, olmadı Guti’yi bile dinlendireceğin maçlar olsun, ama bunları dene Schuster” diyor taraftar yüreğimiz. Dikine oynayan adam her zaman sonuç veriyor.
Fernandes de Beşiktaş’a gelince Ernst gibi golcü oldu çıktı. Tüm kariyeri boyunca 12, son Schalke yıllarında 1 gol atıp, Beşiktaş’ta 6 gole ulaşan Ernst’ten sonra, kariyerini 7 golle sürdüren Fernandes de Gaziantep Belediye’ye iki golle başladı. Ernst’in ilk goldeki müthiş asistini, ikinci goldeki asist öncesi nefis tek pasını gördükten sonra Schuster de dinleyecektir sanırım artık kendi taraftar yüreğini.
Maçın en kötü detayı Hilbert’e atılan kasıtlı savurma tekmeydi şüphesiz. Aydınus bakışıyla da, her bakışla da direkt kırmızı kart olan harekete, penaltı pozisyonunun etkisiyle sarı göstermekle yetinen Çoban, stadın vicdanını tatmin edemedi. Bu da tribünlerin atmosfer olarak 0-0 devam eden bir derby havasına girmesine sebep oldu, ki eğer takım da taraftara uysaydı, tepkilere sinirlenerek prese başlayan Gaziantep Belediye’nin de katkısıyla kartların sakatlıkların havada uçuştuğu bir hale dönebilirdi maç. Neyse ki sahadaki 11 bundan kaçınacak kadar olgundu.
Yarıfinaldeyiz. Bir Belediye’yle hesabı burada gördük, bakarsınız diğeriyle de finalde görürüz. Ama lig ne olacak?
“Temiz kullan, yirmi sene kullan” derdi eskiler otomobiller için. Beşiktaş da 5 yerine keşke 2 atsa 3 atsa ama hep atsa. Bu hafta Karabük maçını yine “Bakalım bu sefer ne olacak” diyerek piyango çekilişi gibi bekliyoruz.
Teoman Akben
[adrotate group=”74″ banner=”79″]