NationalTurk, Beşiktaş’ın neden 10 milyon dolarlık tazminat ödeyeceği konusundaki gelişmeleri ortaya çıkardı.  “Beşiktaş 10 milyon dolar tazminat ödeyecek” haberiyle gündem değiştiren Sabah Gazetesi spor yazarı Fatih Doğan, Beşiktaş’ın ödeyeceği 10 milyon dolar tazminat ile ilgili gerçekleri NationalTurk okuyucuları için açıkladı…

Fatih Doğan’ın açıklamaları şöyle;

Beşiktaş’ın şu anda uğraştığı çok önemli üç sorun var. Birincisi yönetim içerisindeki mali krizlerden dolayı baş gösteren çatlak. Sayın Yıldırım Demirören’in 9 yıllık sırdaşı, sağ kolu Ertunç Soğancıoğlu, geçtiğimiz hafta Sponsorluklardan Sorumlu görevinden alınmıştı. Buna bozulan Ertunç Soğancıoğlu, Yıldırım Demirören’den ve yönetimden iki yıllık fahri olmak üzere yedi yıldır yürüttüğü Mali İşlerden Sorumlu görevini bıraktı.

Bugün KAP’a yapılan açıklamada da Ertunç Soğancıoğlu’nun sadece komitelerde görev yapacağı bildirildi. Bu da Denetleme ve İletişim Komitelerindeki görevlerinden bahsediyor. Sayın Ertunç Soğancıoğlu ile görüştüm kendisine sayın başkan ikna edebilir mi diye sordum. Kendisi de bana, “Hayır, artık mali işlerden sorumluluğu yapmayacağım, görevi kademeli olarak bırakıyorum” şeklinde açıklama yaptı. Ancak yönetim kurulu üyeliğinden vazgeçmesi.. Bu birinci sorun…

Udinese Kulübü FIFA üzerinden Beşiktaş’ı sıkıştırdı

İkinci soru hesaplarla ilgili. Bugün itibariyle İtalya’nın Udinese Kulübü FIFA üzerinden Beşiktaş’ı sıkıştırdı. Ya üç milyon euroyu ödersiniz yada sizi şikayet ederiz Avrupa Kupaları’nda oynayamazsınız. Aynı şekilde Adanaspor Kulübü’nün ve birçok sportif borçlarında sıkıntısı vardı Beşiktaş’ta. Gelinen nokta itibariyle Beşiktaş’ta Adanaspor başta olmak üzere birçok ödemesini takvime bağladı. Udinese Kulübü’nün üç milyon euro talebini de UEFA, FIFA ve TFF üzerinden talebini de bir şekilde karşılamaya çalıştı.

Bu moktada Yıldırım Demirören’in kendi cebinden para harcayarak, vererek yeni bir borçlanmaya giderek bu sıkıntıyı kapattığı söyleniyor. Bu sıkıntılar içerisinde bir diğer konu da futbolcuların yapılamayan ödemeleri. Özellikle Türk oyuncular ve Portekizliler dışındaki yabancılar noktasında sıkıntılar vardı. Sayın Yıldırım Demirören futboluların talepleri karşısında 15 Ekim’e ödeme sözü verdiğini biliyorum. Bu da başka bir konu…

Üçüncü konu Beşiktaş’ın reklam şirketi ile olan davası. Bu dava bundan altı yıl önce 2004 yılında Yıldırım Demirören başkan olduktan sonra Aktif Reklam ile İnönü Stadı’nın saha içindeki reklam alanları için anlaşma yaptı. Bu firma yatırımını yaptı ancak iki yıl sonra siyah-beyazlı kulüp nakit para üç milyon dolarlık nakit para sağlayabilmek için bu anlaşmayı tek taraflı fesh ederek Saran Holding ile bir anlaşmaya vardı.

Beşiktaş Kulübü anlaşma yoluna gitmek için aracılar koydu

Bu anlaşmanın ardından maddi manevi zarara uğradığını söyleyen aynı zamanda Beşiktaşlı olduğu söylenen, Haluk Akçay ve sahibi olduğu Aktif Reklam Beşiktaş’a on milyon dolarlık tazminat davası açtı. Geçtiğimiz günlere kadar bu süreçte Beşiktaş Kulübü, belli aracılar sokarak, (zamanı gelince bunları da açıklarız) Aktif Reklamla anlaşma yoluna gitti ancak rakam da anlaşamadılar. Ve Aktif Reklam on milyonluk tazminat davasını devam ettirdi.

Bilirkişi raporları, mahkemeye sunulan raporlar son aşamaya geldi ve mahkemenin kaybedileceği noktasında mahkemenin Beşiktaş aleyhine sonuçlandıracağı kesinleşti. Bunun üzerine siyah-beyazlı yönetim bir hamle yaptı, uzlaştırıcı aracılar sokara bu finansa Aktif Reklam’la anlaşma yoluna gitti ve anlaşma yolunu denemeye başladı. Ve arkasından davanın Saran Holding ile olan kısmının birleştirilmesini talep etti.

Beşiktaş Yönetimi’nin tek çıkış yolu Haluk Akçay ile yine aracılar üzerinden konuşmak ve ortada bir rakama anlaşmak

Ve mahkemede bu talepten, hamleden dolayı on milyon dolarlık tazminat olayını 2012 Ocak ayına erteledi. Yani Beşiktaş şu anda bu süreci iyi yönetemedi. Aktif Reklam davası dosya numaralarıyla devam ediyor ve işin artık sonuna gelindi. Bu noktadaki çırpınışlar fayda vermez. Yapılması gereken tek şey, ya da Beşiktaş Yönetimi’nin tek çıkış yolu bu noktada Beşiktaşlı olan Haluk Akçay ile yine aracılar üzerinden konuşmak ve ortada bir rakama anlaşmak.

Yani on milyon dolar değil de 5-6 milyon dolar gibi rakamlarla pazarlık masasına oturup bu davayı karşılıklı konuşmalarla sonuçlandırabilir. Tabi ki burada Aktif Reklam’ın tavrı da çok önemli. Yani hazır dava bu duruma gelmişken, on milyon doları almaya yaklaşmışken tekrar oturacağı pazarlık masasında ne kadar feragat eder, bir Beşiktaşlı olarak Haluk Akçay bunda ne kadar yapar onuda önümüzdeki günlerde göreceğiz. Aktif Reklam dosyası bütün mahkeme kayıtlarında, tutanaklarında vardır.