Ahmet Türk’e suikast iddiası
11 suçtan kaydı bulunan sabıkalının dosyasından Ahmet Türk’e suikast iddiası çıktı. Sabıkalı Aslandaş, ‘MİT’çi’ dediği iki kişinin kendisine, kapatılan DTP’nin lideri Türk’e suikast teklif ettiğini öne sürdü.
Sabah Gazetesi’nin haberine göre kapatılan Demokratik Toplum Partisi’nin (DTP) siyasi yasak getirilen Genel Başkanı Ahmet Türk’e yönelik suikast teklifi iddiası, çeşitli suçlardan aranan Mesut Aslandaş’ın ifadelerinden çıktı. Tekirdağ’a bağlı Çorlu İlçe Emniyet Müdürlüğü, firari Mesut Aslandaş’ı Yılmaz Koca ismiyle sahte sürücü belgesi ve ruhsatsız bir tabancayla yakaladı. Adli işlem yapılırken Aslandaş’ın ifadelerinde geçen önemli iddialar üzerine soruşturma derinleştirildi. 20-21 Kasım 2009′da Mesut Aslandaş’ın kamera kayıtlı ifadesi alındı ve Aslandaş’a MİT’çi olduğunu söylediği kişilerle ilişkisine dair detaylı sorular yöneltildi. Aslandaş’ın ifadesindeki iddiaların araştırılması sürerken SABAH’ın sorularını yanıtlayan Çorlu Cumhuriyet Başsavcısı Uğur Yiğitbilek, “Eğer konuyla ilgili bilgi verirsem soruşturmanın gizliliği ihlal edilmiş olur. Bu, bizim uhdemizde soruşturulmuş bir konu. Gerekli işlemleri yaptık” dedi.
SUİKAST TEKLİFİ
Mesut Aslandaş’ın (30) ifadesine göre, Ahmet Türk’e suikast teklifine varan olaylar zinciri şöyle: Aslandaş’ın babası Rıza Aslandaş 28 Şubat 2007′de Tekirdağ’da polis memuru Metin Ak’ı şehit etti. Bu dönemde başka bir yaralama suçundan kendi de hapis yatan Mesut Aslandaş tahliye olduktan sonra Tekirdağ’da barınamayacağı düşüncesiyle İstanbul’a gitmeye karar verdi. Cezaevinde tanıştığı Sertaç adlı kişi “İstanbul’da ağabeylerimiz var, MİT’tendirler ve ipten adam alırlar” dedi. Aslandaş, 2007 sonlarında İstanbul’a giderek Sertaç vasıtasıyla MİT’çi dediği O.Ç ve soyadını bilmediği E. ile tanıştı. Geçen sürede yine suça karışan Aslandaş, bir gün O.Ç ve E. ile Çengelköy’de balıkçıya gitti. Aslandaş ifadesinde şöyle dedi: “Ben arandığım için konuşma sırasında af çıkacak mı diye soruyorum. Çekmeköy’de kuyumcu dükkanı olan, aslında MİT’e çalışan O.Ç. ‘Çıkacak tabii oğlum’ dedi. ‘Yalnız Ahmet Türk’ü vuracaksın oğlum. Ahmet Türk yok mu DTP milletvekili!.. Emniyet seni niye arıyor, sen ve baban polis katili diye de taktılar sana. Ahmet Türk’ün kafasına iki tane sıkarsan bütün Emniyet camiası arkanda olur. Milliyetçi işadamları arkanda olur. Eğer vurursan konumuyla ilgili her türlü istihbaratı sana sağlarız’ dedi.”
POLAT ALEMDAR BENZETMESİ
İfadesinin devamında öneriyi kabul etmediğini ve sessizce geçiştirdiğini söyleyen Aslandaş, “Üzerinden çıkan Yılmaz Koca adına düzenlenmiş sürücü belgesini nereden buldun?” sorusunu ise şöyle cevapladı: “Bu kimliği O.Ç.’den temin ettim. Teşkilat’ta hep müdürlerle takılır. Bu adam benimle tanışmak istiyormuş. Benim Tekirdağ F Tipi Cezaevi’nden tanıdığım arkadaşım Sertaç, 2007′nin sonlarında bizi tanıştırdı. Bir gün onun kuyumcu dükkânına istihbarat müdürü E. geldi. O bana kimliğini de gösterdi. O.Ç. kendini açık edemiyor, ama müdür kendini açık edebiliyor. Ondan sonra sık sık görüşmeye başladık. O.Ç. bana ‘İstanbul’da ağabey kalmadı, ağabeyler kurabiye oldu’ diyordu. Mafyayı kastediyor yani. ‘Niye İstanbul’da bir Polat Alemdar olmasın ki’ diyordu. Ben de ‘Ekmeğimin derdindeyim’ diyordum. E. müdüre doğum gününde bir altın tespih yaptırdım. Sonra 2008′in kış sonlarında O.Ç. ile İstanbul’un Anadolu Yakası’ndaki MİT binasına gittik. Hayatımda ilk defa kendi şahsi arabamla MİT binasına girdim. Normalde giriş kat gibi görünen bir yer, ama aslında yer altına kadar iniyor. Giriş kapısından içeri girdim. Orada Bordo Bereliler duruyordu. O arada E. çıkınca Bordo Bereliler hemen selam durdu.” 11 suçtan poliste kaydı bulunan Aslandaş, ayrıca adam yaralamaktan sabıkalı.
Hizbullah ve Ergenekon’da da geçmişti
KAPATILAN DTP’nin Genel Başkanı Ahmet Türk’e yönelik suikast planları daha önce de gündeme gelmişti. Ergenekon davasının tutuklu sanığı emekli Albay Fikri Karadağ’ın, davanın bir diğer tutuklu sanığı Muhammet Yüce’ye “Ahmet Türk’ü öldür” talimatını verdiği öne sürülmüştü. Geçtiğimiz yılın Mayıs ayında yapılan duruşmada ise Ahmet Türk’e suikast planının “şaka” olduğu iddia edilmişti. Türk’ün 2008 yılında da terör örgütü Hizbullah’ın hedefinde olduğu ortaya çıkmıştı. Örgütün tetikçilerinden Sinan Yakut ifadesinde Mehmet Sincar’la birlikte Ahmet Türk’ü de öldürme talimatı aldıklarını söylemişti.
‘Sahte kimlikle kontrollerden rahat geçtim’
İFADESİNİN bu bölümünde Aslandaş, gittiğini söylediği İstanbul’un Anadolu Yakası’ndaki MİT binasının yerini doğru tarif etti. Aslandaş, 2008 ve 2009 döneminde İstanbul’da O.Ç.’nin tanıştırdığı polisler sayesinde arandığı halde yakalanmadığını iddia etti. Aslandaş, şöyle devam etti: “O.Ç.’ye söyledim, dedim ki ‘Bana bir tane sahte kimlik yaptır abi’ dedim. ‘Tamam, sürücü belgesi var onu yapalım sana. On numara bir kimlik olacak’ dedi. Ben sordum o zaman bazılarına, sahte kimliklere 300-500 milyon diyorlar. Bu dedi ki “Beş bin dolar.’ Dedim ‘Abi sen ne yapıyorsun. Beş bin dolara adam set veriyor, kimlik, ehliyet, pasaport hepsi birden.’ ‘Yok’ dedi ‘Sen benim yaptığım kimlikle istediğin çevirmeye girersin, geçersin bir sıkıntı olmaz.’ Daha sonra kabul ettim, fotoğrafımı verdim. Sürücü belgesini getirdi, parayı verdim. Agâh ile O.Ç., bana getirdiler.”
90 BİN EURO TIRTIKLADILAR
Sahte sürücü belgesinin Emniyet’te yapıldığının üzerindeki mühürden belli olduğunu iddia eden zanlı, şöyle devam etti: “Hakikaten bununla çevirmeye filan da girdim, hepsinden geçtim. Birinde polisler kimliği istediler verdim, sonra kendi aralarında konuştular. Sonra ‘Aman s… git hadi” dediler. Anlamışlardı ama bir şey demediler. Sonra O.Ç.’ye para vermeye devam ettim. Toplam 85-90 bin Euro kadar verdim. Bunun hepsini birden vermedim. Beş bin, 10 bin yediler. ‘Seni yakalatmayacağız’ diyerek beni tırtıkladılar. Ama hakikaten de dedikleri gibi oldu. O.Ç.’ye ‘Silahı geçiremedik şurada takıldı de, gider yemin ediyorum hemen çözerdi işi. MİT’çi O.Ç.’ye yaklaşık 90 bin Euro, Gayrettepe Asayiş Şubesi’nde çalışan Agâh adlı bir polise de yaklaşık 20 bin dolar ödedim.” Aslandaş, 21 Kasım 2009′da Çorlu Cumhuriyet Savcısı Sedat Taş’a verdiği ifadede de Emniyet’teki ifadesinde yer alan iddiaları tekrarladı. Aslandaş, halen Çorlu Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunurken iddialarda geçen O.Ç., E., başkomiser Taner, komiser Akif ve polis memuru Agâh’ın açık kimliklerinin tespitiyle ilgili soruşturma devam ediyor.