36 Oldum…
Çok uzun zaman sonra merhaba… İçimden geldiği gibi yazılmış bu yazıyı, hiç bir düzeltme, ekleme, eksiltme yapmadan okumanıza sunacağım.. Sıcağı sıcağına…
Onca yıl seçimler yaptım… yaşanan yıllar içinde yürüdüğüm yollarla olmak istediğim yer arasındaki mesafeyi ölçtüm. Topladım, eksilttim, böldüm, çarptım… veee… “İstemek”le “yeterince istemek” arasındaki farkı buldum.
Birkaç hafta önce 36 oldum… Yürüdüğüm yolla yürümek istediğim yol arasındaki farkı farkettiğm yaştayım. Heyecanlandığım durumlar değişti, olgunlaştım, farkediyorum. omuzlarımın üzerinde duran saksıyı taşımayı öğrendim, bedenimi taşımayı öğrendim, duygularıma ve düşüncelerime uygun cümleler kuruyorum… Kendime ve herkese karşı daha özenli davranıyorum. Bu hayat benim diyerek her türlü sorumluluğunu taşıyorum. Bazen herşeyiyle ağır gelirken, bir yandan anlayarak yaşamanın hayatımdaki yeni açılımları çıkıyor karşıma, tarifsiz keyifler alıyorum.
Yıllardır büyük bir zevkle dinlediğim sanatçıların, ruhumun neresine dokunduğunu yeni yeni anlıyorum, anladıkça daha bir seviyorum. Beni içine çeken film karelerinin içindeki mıknatısın yerini buldum.
Korkularımla başa çıkmayı, üzerine gidildiğnde korkunun kendini imha eden şeyler olduğunu anladım.
Anlayarak yaşamaya başladığımı farkettim. Artık daha bir insana benizyorum, ondan önce daha çok savrulan bir şeymişim başladım. Beni rahatsız eden dış onaylardan kurtuldum, kendimle güzel konuşmayı ve kendimi sevmeyi öğrendim. Yıllar boyu başkalarını severken ve sevilmeyi beklerken; yapmam gereken en önemli şeyi, kendimi sevmeyi yeni öğrenmemişim…
Adil davranmaya başladım, gerektiğinde kendi adıma da suç duyurusu yapabiliyorum.
Bugüne kadar halının altına süpürdüğüm bütün pislikleri bir bir çıkarıyorum, beni yönetmelerine izin vermiyorum. . Kadınlığıma ve insanlığıma dair özgürlüğümün tek zerresini dahi pazarlık konusu yapmıyorum.
Vicdanımın ve aklımın uğradığı her saldırıyı, yine vicdanım ve aklımın kardeşliğiyle koruyorum. Ülkemi, dostlarımı ve diğer insanları kendime benzetmeye çalışmadan seviyorum.
İnsanın istisnasının olmadığını, her insanın farklı olduğunu farkettim… Yirmili yaşlarda söylediğim “ben kocamanmışım, meğer ne akıllıymışım” dan vazgeçtim….
Karşımdakine yaptığım kendimden fazla duygusal yatırımların sonunda çektiğim üzüntülerden de vazgeçtim. “Denge” yle tanıştım, dengede durmayı, dengede tutmayı öğreniyorum..
Beni pozitif bir anlamla var olduğuna ikna edemeyen sınırlardan vazgeçtim.
Kadın olmanın güzel olmakla eş anlamlı olmadığını, sakkarozlu yiyeceklerle yaşamanın ve 36 beden olmanın beni mutsuz ettiğini farkettim.
Hayat bir kereymiş, bunu olması gerektiği manada anlıyorum artık… Ne bir gram eksik ne de fazla… Sakinleştim, huzurun ve uykunun önemini anladım. Zamanın önemini bugüne dek olmadığı kadar iyi biliyorum. Yıllardır hissettiğim ama bir türlü tanı konmasına izin vermediğim sol bacağımdaki menisküsün, geçici bir kalp ağrısından daha önemli olduğunu farkettim.
İçten gülmeme neden olan herşeye ve herkese değer veriyorum, cebimde anı biriktiriyorum…
Seçtiğim yol arkadaşlarımla aramdaki bağların temelinin birleşmek değil tamamlanmak olduğunu biliyorum…
Yavaş yavaş kendi hayatımı, hayatın tamamı sanma bencilliğinden kurtuluyorum.
Yalnızlığıma dargın değilim… Yalnız zamanlarımın da keyfini çıkarıyorum, sevgilimle geçirdiğim zamanlar kadar…
Bunların farkına varmamı sağlayan, sırrına bazen akıl erdiremediğim büyülü yaşama, içimde her an filizlenmeye hazır sevgiye ve 36 yaşıma en içten sevgilerimle…
Size de merhaba, çok özlemiştik sizi hem de çok. Buralarda yoktunuz sanırım yoksa yazısız ırakmazdınız bizi. Sizi düşünüyorum sıkça. Sizi okumaya başladığımdan bari hayata farklı bakıyorum. Çevremdeki herşeyin ama herşeyin bir filmin figürü olduğunu düşünüyorum. Sizin yazdığınız cümleleri ve benzetmeleri kullanıyorum, bana çok şey kattınız. Hadi yine bol bol yazın da gülümsetin bizi. Sevgiler hem de çok sevgiler. 36 yaşı da çok güzel özetlemişsiniz.
36 yaşında bu kadar keyifli bir kadını tanımaktan kendi adıma çok mutluyum. Yine çok güzel yazmışsınız yine çok güzel ifade etmişsiniz. Ben de Kerim Öney yorumcusu gibi buralarda olmadığınızı düşündüm, yoksa bu kadar uzun ara vermezdiniz. Her yaşın ayrı bir güzelliği var. Bendeniz 46 yaş güzelliğini yaşıyorum, her yaşımı ayrı güzel hatırlıyorum. Sizin de hem bu kadar eleştirel bir gözle yazıp hem de bu kadar güzel ve pozitif duygular hissetmeniz ve bunu büyük bir ustalıkla kağıda dökmeniz ise güzel.
güzel yazı olmuş fakat bazı yerlerde dengeyle tanıştım demişsiniz bunu anlamak bir okuyucu için zor bir olay
ben 30 yaşımdayım ama kendimi sizden daha yaşlı hissediyorum, bu bu hayat üstüme üstüme geliyor çoğu zaman. sizin gibi düşünüp öyle yaşayabilirmiyim bilmiyorum peki sizin duygularınız ne kadar gerçek bunuda bilmiyorum
:)))))))) COK GUZEL….. :)))))))) COK ANLAMLI …..
iskeçeli kadir denilen arkadaş siz gerçekmisiniz?
SON ZAMANLARDA OKUDUGUM EN GUZEL YAZI
Çok özledim seni, 35 sonrası kadın daha güzeldir, sevmeyi öğrenir, sevilmenin değerini bilir. Ama sen sevilmekten hiç şımarmayan, cömert yürekli, kalbi kocaman bir kadınsın. Kendin gibi bir yazı olmuş. Yani harika.
bu yazıyı böyle yazabildiğinize göre çok güçlü bir karakteriniz var belli ama yazım hatası olmuş o da aceleden galiba. yazının güzelliğini bozmamış ama
Sevgili arkadaşım, yazın çok güzel olmuş, dünyanın öteki ucundan buldum gördüğün gibi. Ne güzel anlatmısın, beni 5 yıl önceki duygularıma götürdü. Bir kaç yazım hatası olmuş, o da aceleden olmuş herhalde, sen yapmazdın yoksa. 36 yaşın güzelliğini doya doya yaşa güzelim.
Her yaşın ayrı güzelliği var ama ne güzeli otuzlu yaşlar. bu ülke kadınlarının okuması gereken bir yazı. bu kadar uzun ara vermeden yazsanız 🙂 🙂
yazılarınızn çoğunu okudum ve etkilendim hayatımızda neyi değiştirir bilmem ama bilinçaltımızda bir yerleri dürttüğünüz belli. teşekkürler ederiz size.
Kendi duygularıma tercüman oldun arkadaşım.
Kendini bilmek, tanımak ve barışık olmak kadar güzel birşey var mı? Fotoğrafınıza bakınca zaten pırıl pırıl parlayan gözler, içten bir gülümseme; cümlelelerinize bakınca pırıl pırıl düşüncelere, duru bir bakış açısı ve kompleksten arınmış, kendini herkesle eşit sayan genç bir hanım görüyorum. Ömrünüz uzun, nefesiniz daim olsun.